Vuslat Özeti – Recaizade Mahmut Ekrem
Vuslat Özeti
Vuslat, Naime Hanım tarafından çok küçük yaşta satın alınarak yetiştirilmiş bir cariyedir. Oldukça iyi yetiştirilen Vuslat, piyano, ud çalmayı, şarkı söylemeyi, okuyup yazmayı ve dikiş nakış gibi bütün önemli işleri yapmayı bilmektedir. Naime Hanım’ın Vuslat’tan başka artık ev halkından biri gibi olan Nâyâb Kadın ile Servinaz adında iki cariyesi daha bulunmaktadır.
Vuslat, gittiği bir düğünde Latife Hanım adında biri tarafından çok beğenilmiştir. Latife Hanım, Vuslat’ı almak için Naime Hanım’a başvurur. İfadesine göre Vuslat’ı almaktan maksadı, onu cariye olarak kullanmak değil de oğluna odalık olarak almaktır. Latife Hanım’ın kendi ifadesine göre çok mahcup ve edepli olarak yetiştirdiği oğlunun şehir kızları ile evlenmesinin uygun olmayacağı, ona yine kendisi gibi, iyi yetişmiş, terbiyeli ve mahcup birini eş almak istediği için böyle bir yola başvurduğunu belirtir.
Naime Hanım, bir evlat gibi yetiştirdiği Vuslat’ın cariye olarak değil de, bir paşa konağına gelin olarak gitmesini gayet memnuniyet verici bir durum olarak gördüğü için Vuslat’ı Latife Hanım’a altı yüz altına satar. Vuslat, satıldığını öğrenince çok üzülür. Onun üzüntüsünün sebebi evin biricik oğlu Muhsin Bey’den ayrılacak olmasıdır. Muhsin ile Vuslat birbirlerini deliler gibi sevmektedirler. Hatta, Vuslat’ın maharetlerini Latife Hanım’a bir bir anlatan Naime Hanım, Latife Hanım’ın “Madem böyle hünerleri var da niçin oğlunuza almıyorsunuz?” sözüne karşılık “Onların çok küçük yaştan beri birlikte yetiştiklerinden yüz göz olduklarını, bunun da evlilik için uygun olmayacağını” söyler.
Aslında birbirlerini seven Vuslat ile Muhsin, ayrılmayı hiç düşünmemektedirler. Hatta Servinaz’ın, bir oyunla iki sevgilinin aralarını açmak istemesi bile onların ayrılmamak isteklerine engel olamaz. Servinaz, Vuslata gelerek sözde Vuslat’ın satılması konusunda baba ve annesi Muhsin Beye fikrini sorduklarında o da”Benim Vuslat’la bir alışverişim yoktur.” demiş. Bu sözler, Vuslat’ı derinden yaralamıştır. Servinaz, benzer bir yakıştırmayı Vuslat için de yaparak Muhsin Bey’e söylemiştir. Bu sözleri söylemesindeki maksadı ise Muhsin Bey’i Vuslat’tan soğutarak onun gitmesini sağlayıp kendisinin olmasına imkân hazırlamaktır. Ayrılık akşamı Vuslat ve Muhsin son bir kez daha buluşarak, birbirleri hakkındaki gerçekleri öğrenirler. Ancak artık iş işten geçmiştir.
Vuslat’ın gitmesinden sonra Muhsin Bey yataklara düşmüştür. Hekimlerin bütün gayretleri sonuçsuz kalmakta, Muhsin’de en ufak bir iyileşme belirtisi görülmemektedir. Muhsin, kendi şifasının ancak Vuslat olduğunu söyleyerek onun bulunup getirilmesini arzu etmektedir. Naime Hanım ve Tevfik Efendi, oğullarının bu arzusunu yerine ge-tirmek için gayret ederler ama Latife Hanım’ın izini bulamazlar. Aslında Latife Hanım, paşa hanımı değildir; sırf Vuslat’ı satın almak için böyle bir yalan uydurmuştur.
Muhsin, ateşler içinde Vuslat diye sayıkladıkça, Naime Hanım’ın ciğeri parçalanmaktadır. Tevfik Efendi de Vuslat’ın izini bulamamaktan ötürü üzüntülüdür. Ani gelen bir haber Naime Hanım ve Tevfik Efendi’yi çok sevindirir. Vuslat bulunmuştur. Vuslat’ı hile ile satın alan Latife Hanım, onu Mustafa adında Giritli bir tüccara bin altına satmıştır. Mustafa Bey, Vuslat’ı gemiyle götürürken yolda hastalanır, yataklara düşer, yemekten içmekten kesilir. Bunun üzerine, merhametli bir zat olan Mustafa Bey, Vuslat’ın derdinin sevda olduğunu öğrenince onu sevgilisine kavuşturmak için İstanbul’a getirtir. Vuslat ve Muhsin buluştuktan kısa bir müddet sonra ruhlarını teslim ederler.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.